22 Haziran 2015 Pazartesi

KOKULU TAŞ YAPIMI


Selam
Bu aşağıda gördüğünüz güzellikler benim yeni oyuncaklarım....Benim kuzen kokulu taşlardan  kızına nikah şekeri yapıyor. Fikir ondan çıkmıştı. Bende hemen atladım tabii...Her biri şeker gibi yiyesim var...yapımı çok kolay ve çok eğlenceli...kalıplara döktükten sonra kurumasını sabırsızlıkla bekliyorum. Lavanta kokulu bu sevimli arabalar eşin siparişi üzerine, müşterilerine hediye olarak verilmek üzere hazırlandı. Hizmette sınır yoktur bizde :)))))

KOKULU TAŞ YAPIMI

Yapılışı ise gayet basit....Kokulu taş tozunu, silikon kalıpları, lavanta esansını Suluhan'dan aldım.Zaten başka bir şeye ihtiyaç yok.

KOKULU TAŞ TOZU

KOKULU TAŞ YAPIMI

 Ölçüsü benim küçük kepçem...Bir kepçe tozu karton bardağın içine koyup, yarım kepçe ılık suyu tozun üstüne ekliyoruz. tahta ya da plastik bir kaşıkla iyice karıştırıyoruz. Kalıba döküyoruz.

ARABALI KOKULU TAŞ

ARABALI KOKULU TAŞ

Kenarlarına tık tık vurarak içindeki hava kabarcıklarının çıkmasını sağlıyoruz. Kurumaya bırakıyoruz. İyice kuruduktan sonra kalıptan ayrılıveriyor zaten....


ARABA MODELLİ KOKULU TAŞ

KOKULU TAŞ YAPIMI

Kalıplarından çıkartıyoruz....Tabii benim gibi sabırsız davranırsanız eğer bazı parçalar elinizde kalabilir..Mesela aynalar.....

KOKULU TAŞ YAPIMI

Kuruması için iki gün beklettim. Ardından Melocanım  şırıngaya çektiği lavanta esansı ile taşlarımızı miss gibi kokulu hale getirdi. Aslında kalıplara döktükten sonra 1-2 damla esans eklemeliydim ama kurumasını geciktiriyormuş. Bu sebepten dolayı sonradan ekledim. Poşetlere koyduk yeni sahiplerini sevindirmeye gönderdik. 

KOKULU TAŞ YAPIMI

Bu aşağıdakilerde lavanta kokulu banyo kelebeklerim.....Yakında seri üretime geçebilirim..Herkese çokk güzel geçen bir hafta diliyorum..
                                                                                                                                                                                                                                    Sevgilerimle 

KELEBEKLİ KOKULU TAŞ



19 Haziran 2015 Cuma

TRİLEÇE YAPTIM OLDU......



Selam 

Bugün ki yazıma ; sakinleşmeye, içe dönüşe başladığımız, ruhumuzu ve bedenimizi dinlendirdiğimiz, bu güzel Ramazan ayının hepimize hayırlı olmasını dileyerek başlamak istiyorum. Sakinleşmeye,huzura ülkemizin ihtiyacı var. Umarım doğru siyasi kararlarla bu süreci Ramazan ayı ile birlikte hızlandırıp, ülkemizi daha fazla germeden doğru kararlar vererek huzura kavuştururlar. 

Son zamanlarda bir triliçe furyasıdır gidiyor. Bende ilk kez Selanik cafe'de yemiştim. Sütlü tatlıları çok sevmemden dolayı; pek beğenmiştim. Eğer karamelli tatlıları seviyorsanız trileçeyi sevmemek pek mümkün değil..Tarif ararken severek takip ettiğim şahane tarifleri olan Hakkı beyin sitesinde  tarifi buldum.Denedim sonuç şahane....
Herkese güzel geçen bir hafta sonu diliyorum
                                                                           Sevgiler



KEK MALZEMELERİ

5 adet yumurta (oda sıcaklığında)

1 çay bardağı toz şeker

1 paket vanilya

1 paket hamur kabartma tozu

Oda sıcaklığındaki yumurtalarımızı 1 çay bardağı şekerle bembeyaz olana 5-6 dakika çırpalım.İyice köpürsün kıvamlı hale gelsin.





Ardından kabartma tozumuzu ve vanilyamızı karışımının içine ekliyoruz. Spatula yardımı ile  şöyle bir alttan üste köpüğü söndürmeden karıştırıyoruz. Eşit karıştırmaya çalışalım yoksa kabartma tozu bir tarafta yoğunlaşırsa o taraf daha fazla kabarır diğer taraf sönük kalır.

 Sıvı yağ ile güzelce yağladığımız dikdörtgen borcama kek hamurumuzu dökelim. Önceden ısıtılmış 170 derece fırında 35-40 dakika pişirelim.

Kekimiz fırında pişerken bizde sütlü şerbeti hazırlayalım.

SÜTLÜ ŞERBETİ İÇİN MALZEMELER
4 su bardağı süt
1 paket sıvı krema 
1 çay bardağı şeker


Şerbeti yapmak için süt, şeker ve kremayı mikser ile 5 dk 

çırpalım. Şekerin tamamen erimesi, karışımın köpürmesi

gerekiyor.  


Kekimiz ılıyınca kürdan ile çok yerinden delikler açalım ve



hazırladığınız sütlü şerbeti 

üzerine dökerek tamamen soğumaya ve dinlenmeye bırakalım. 






Karamel sos için:


5 yemek kaşığı şeker



2 yemek kaşığı tereyağı


1 paket sıvı krema



Bir tencereye şekeri koyun, orta ateşte karıştırarak şekeri eritin.

 Şeker topan topan olacaktır. Panik yapmayın. Karıştırmaya 

devam edin. Rengi değişince (fazla yakmayın) içine 2 yemek 

kaşığı tereyağınızı ekleyin karışım kaynasın ardından kremayı 

ekleyin karışım tekrar kaynasın.Ocağın üstünden alın soğumaya 

bırakın...













17 Haziran 2015 Çarşamba

LİMONATA


Günaydın 
Limonata gibi tatlı bir gün dileyerek başlamak istiyorum. Bugün O renklendiricili-tatlandırıcılı meyve sularının, şerbetlerinin  fink attığı market piyasasında satışa sunulan, albenili berbat tatların yanına bile yaklaşamayacağı  geleneksel bir lezzet olan limonata yapımını anlatacağım. Ben bu aralar her akşam limonata yapar durumdayım. Çünkü herkes bayılıyor. Geçen gün 1 yaş grubundan Doruklar bendeydi biberonlarına koyduk bayıla bayıla içtiler... 


LİMONATA

MALZEMELER
*6 adet limon
*1,5 litre su
*1 su bardağı kaynar su
*1 su bardağı şeker



LİMONATA

YAPILIŞI

Limonları iyice yıkıyoruz. Ardından metal ya da cam bir kasenin içine üç  limonun kabuğunu rendenin ince tarafı ile rendeleyip, diğer  üç limonun kabuğunu da beyazına girmeden incecik kasemizin içine soyuyoruz. 


Ardından altı limonun da suyunu sıkıyoruz. 1 su bardağı şekeri (ölçüsü daha az veya daha fazla olabilir size kalmış) kasemizin içine koyup, sıkılmış limonlarımızın suyunu ekliyoruz. Kasemizin ağzını streç film ile kapatıp buzdolabımıza koyuyoruz. Genelde ben limonatayı akşamları yaparım sabaha kadar buzdolabında kalır. Limonun aroması iyice şekerin içine geçer..


LİMONATA NASIL YAPILIR
Sabah buzdolabından çıkarttığımız limonata özüne, şeker erisin diye bir bardak kaynar suyu ekliyoruz. Şeker iyice eriyene kadar karıştırıyoruz.

LİMONATA NASIL YAPILIR


EV YAPIMI LİMONATA

Ardından süzgeçten geçirip, 1,5 litre iyi suyu ekliyoruz. Enfes limonatamız hazır...
Herkese hayırlı Ramazanlar diliyorum...Sevgiler


LİMONATA NASIL YAPILIR

15 Haziran 2015 Pazartesi

BEN KÜÇÜKKEN.........


Ağlayan bebek

Annesi o kadar zevkli kadındır ki kısçesini süsler püsler..kolyesi bileziği hiç eksik olmaz ama o şımarıklıktan ağlar duru......öylesine tombalak bir bebek işte..




Sevgili Deep'ten gelen "Ben KÜÇÜKKEN "mimi geçte olsa başlıyorrr.....
Aslında hikaye şeklinde yazılanlar en sevdiğim mim şeklidir.  Sorulu olanlar pek benlik değil :(   
Aramızdaki yaş farkı; biri 8, biri 10 olan iki abi ile büyüyen,  o ara ailede, mahallede hiç bebek olmadığı için el bebek gül bebek büyütülen, eğer bende erkek olsaymışım kız çocuk almak için yuvaya başvurulacağı sık sık dile getirilen ( bu yüzden kendini uzun yıllar pek mühim bir şey sanan), çok rahat büyüdüğü için fazla gereksiz cesareti olan (bazen o cesurca adımları attığında abovvvv bunu ben neden yaptım diye korkan)  biri işte.....

Küçük bebek

Bebekliği-çocukluğu çok güzel yemyeşil bahçe içinde Ankara meteoroloji lojmanlarında  bahçe sulayarak, mübadil dedesi ile domates, biber toplayarak geçiren....
O zamanlar her hayvana bayılan, özellikle kedilerle çok iyi anlaşan....."pamuk" isimli bembeyaz kedisini abisinin arkadaşı Volkan uçurumdan attığı için hala içi yanan ve onu hiçbir zaman affetmeyen.....

Sertaç


küçüklüğüm

bahçelerinde özel salıncağı  olan bütün gün bahçede yaşayan, bu arada bir gün kümese girip uyuyakalınca bitlenen  saçları sıfır numaraya vurulan, yemek masasının altında yastıklarla kendine ev kuran burada bebekleriyle evcilik oynamaya bayılan,annesinin gazabından kurtardığı bebekleri hala saklayan...


Doğumgünü

Kendini bildi bileli doğum gününü mükellef sofralarla cümbür cemaat kutlayan (şimdilerde kendisi hazırlamaya  üşenen)

 Şu iki kuyruk saçları var yaaaaaa lise 1'e kadar annesi tarafından zorla yapılan,  bu saç modeli yüzünden (birde bunun örgülüsü ve tam toplanmışı vardı ) kavga kıyamet evden çıkmasına rağmen, iyi huyundan dolayı  yolda saçlarını açıp rüzgarlara savurmak bir türlü aklına gelmeyen saf....



Sertaç

Okula giderken rontların tamamında oynayan.....

Hep sarıdır elbiselerim
Ben bu rengi pek çok severim
Sonbaharı cicim çok sevdiğim için
Hep sarıdır elbiselerim :)))))
laylalayla laylalayla......



Küçüklüğü



İlkokulda folklorcu-türkücü olmaya hevesli....bu aralarda keşke devam etseydim diye ara ara düşünen bir çocuk.....

Hey Ağrıdır Ağrıdır yüreğim yaralıdır
Yüreğim yaralıdır
Ağrı dağından uçtum çayır çimene düştüm
Ne belalı başım var vefasız yare düştüm....
                                                                               Sevgiler



4 Haziran 2015 Perşembe

ÇORUM'DAN CEVAP GELDİİİİİİİ......



Selam
 Ben bu bilgi edinmeyi kullanmayı  seviyorum.......Bildiğiniz gibi  iki hafta önce bir köy gezisi yapmak üzere  yola çıkıp balçıklarla, uçurumlarla sınanarak  zar zor köyü bulduğumuzu  TABELA YOK MU TABELA   yazımda anlatmıştım...ve gerekli yerlere bildirdiğimi yazmıştım....İşte Çorum İl Özel İdareden cevap geldi....Takmışlar...Yazıyı bana da bilgilenmem için göndermişler. Memnun oldum..Eksik gördüğümüz her şeyi bildirelim bence arkadaşlar ölmez sağ kalırsanız bayağı işe yarıyor....:))) 
                                                                               Sevgiler








BU BİR MÜBADELE HİKAYESİNİN ANLATILDIĞI RADYO HİKAYESİ

KOZANA HATIRALARI......

Selam Mübadil insanların fotoğraflarıyla birlikte bir mübadele hikayesi anlatımı burada....Bakalım kimlerle ortak hikayelerimiz var?...