Selam
Selanik; 1900'lü yıllarda büyük bir kolera salgını sarsılır. Öyle büyük bir salgındır ki bu; bir evden bir haftada 4 kişi bile öldüğü olur. "Çalın davulları" cümlesiyle başlayan Selanik türküsü Fitnat ile Memet'in aşk hikayesi anlatır.
Türkü değil, ağıttır aslında.......
Türkü değil, ağıttır aslında.......
".....Nasliç'te çiftlik evlerinde davulları çaldırıp, anlı-şanlı bir düğün yapacaklardı.Gençler heyecanla o günü beklerken, Selanik'i kabus gibi bir hastalık kasıp kavurmaya başladı.Kolera dedikleri illet, birçok canı alıp götürmeye başlamıştı. Kenti karabulutlar gibi sarmıştı kolera..Yalnızca Selanik'i değil; tüm Rumeli'yi sarmıştı. Kimine göre Selanik limanlarındaki yabancı gemilerden bulaşmıştı; kimine göre de Balkanlar'daki savaştan kaçıp, Selanik'e sığınan göçmenler taşımıştı kolerayı....
Çok geçmeden iki aile yeniden bir araya gelip, düğün gününü kararlaştırdılar.Üç hafta içinde hazırlıklar tamamlanıp,düğün yapılacak gençler baş göz olacaktı. Konu komşudan bazıları varsıl, saygın Rüstem Ağanın kızını, yoksul bir gence iç güveysi olarak vermesini hoş karşılamıyordu. Ama Memet'in dürüst ve çalışkan olduğunu, bir evlat gibi aileye gireceğini söyleyenler çoğunluktaydı. Artık günleri sayıyorlardı.
On beş..on dört..on üç..
On beş..on dört..on üç..
Ama koleranın sarstığı Selanik'te camilerde durmadan sela okunuyor, cenazeler ardarda kaldırılıyordu. Kolera olmadık yerlerde, olmadık kişilerde uç gösteriyordu. İlkin ateş, kusma, ishal....çok geçmeden bir yatak, bir yorgan gibi halsiz bırakıp, suyunu emdikten sonra da alıp götürüyordu hastayı....
On iki.....on bir....
Fitnat'ın hali hal değildi.....Hastanede doktor fısıldadı kulağına babasının "Kolera"....
Dokuz...sekiz...yedi...üç...
Düğüne üç gün kala sizlere ömür! İlkin ateş, kusma, sonra da kesiksiz ishal ve halsizlik...Aman, yaman doktor, ilaç...Boş!
Bir kuş yavrusu gibi babasının kollarında can verdi Fitnat...Hortacı Camiinde selası okunurken, üç gün sonraki düğüne izin vermeyen ölüme ilenen Memet, caminin bir kenarına çekilmiş, bir yandan hüngür hüngür ağlıyor, öte yandan kınası yakılmamış gelinine bu illeti bulaştıran Selanik'e ileniyordu....
Çalın davulları çaydan aşağı
Mezarımı kazın dostlar belden aşağı
Suyumu da dökün boydan aşağı
Aman ölüm zalim ölüm üç gün are ver
Al başımdan bu sevdayı götür yare ver
Selanik içinde selam okunur
Selanın sedası dostlar cana dokunur
Gümüş kazma ile mezar kazılır
Aman ölüm zalim ölüm üç gün are ver
Al başımdan bu sevdayı götür yare ver
Selanik Selanik ıssız kalasın
Taşına toprağına bre dostlar, diken dolasın
Sen de benim gibi yarsız kalasın
Aman ölüm zalim ölüm üç gün are ver
Al başımdan bu sevdayı götür yare ver
Bugün yayınlayacağım köy Rahmanlı-İnoi...Rahmanlı'dan gelenler Niğde ve civarına yerleştirilmiş.
Sevgilerimle
RAHMANLI-İNOİ
|
|||||
SIRA NO
|
ADI
|
LAKABI
|
BABA ADI
|
DOĞUM TARİHİ
|
İŞİ
|
6022
|
Ali
|
Adem Oğlu
|
Osman
|
1854
|
Çiftçi
|
6023
|
Ali
|
Posnak Oğlu
|
Zelim
|
1893
|
İşçi
|
6024
|
Abedin
|
Ncati Oğlu
|
Suliman
|
1887
|
Çiftçi
|
6025
|
Eredin
|
Acet Oğlu
|
Arif
|
1876
|
Çiftçi
|
6026
|
Veli
|
Adem Oğlu
|
Yusuf
|
1876
|
Çiftçi
|
6027
|
Yusuf
|
Adem Oğlu
|
Nebi
|
1844
|
Çiftçi
|
6028
|
Elmas
|
Deli Ali Oğlu
|
Celil
|
1883
|
Çiftçi
|
6029
|
Zinel
|
Posnak Oğlu
|
Ali
|
1872
|
Çiftçi
|
6030
|
İbraim
|
Turyusuf Oğlu
|
Memet
|
1889
|
Çiftçi
|
6031
|
Hsa
|
Haci Emin Oğlu
|
Emin
|
1880
|
Çiftçi
|
6032
|
İbraim
|
Cati Oğlu
|
Ali
|
1879
|
Çiftçi
|
6033
|
Karamfil
|
Haci Emin Oğlu
|
Usein
|
1893
|
Çiftçi
|
6034
|
Memun
|
Haci Oğları
|
Veli
|
1885
|
Çiftçi
|
6035
|
Memet
|
Acem Oğlu
|
Ali
|
1853
|
Çiftçi
|
6036
|
Mamut
|
Deli Ali Oğlu
|
Murteza
|
1863
|
Çiftçi
|
6037
|
Mustafa
|
Acem Oğlu
|
Kasım
|
1883
|
İmam
|
6038
|
Memet
|
Acem Oğlu
|
Osman
|
1866
|
Çiftçi
|
6039
|
Mustafa
|
Acem Oğlu
|
Ali
|
1882
|
Çiftçi
|
6040
|
Nebi
|
Acem Oğlu
|
Amet
|
1889
|
Çiftçi
|
6041
|
Necip
|
Haci Emin Oğlu
|
Usein
|
1889
|
Çiftçi
|
6042
|
Necip
|
Posnak Oğlu
|
Ali
|
1867
|
işçi
|
6043
|
Nu(h)
|
Haci İmin Oğlu
|
Asan
|
1882
|
çiftçi
|
6044
|
Pekir
|
Anzem Oğlu
|
Yusuf
|
1885
|
Çiftçi
|
6045
|
Rufat
|
Haci Emin Zade
|
Ali
|
1884
|
Çiftçi
|
6046
|
Serfidin
|
Hacı Emin Oğlu
|
Usein
|
1885
|
Çiftçi
|
6047
|
Salim
|
Acem Oğlu
|
Ali
|
1880
|
Çiftçi
|
6048
|
Salim
|
Posnak Oğlu
|
Ali
|
1862
|
Çiftçi
|
6049
|
Sadedin
|
Acem Oğlu
|
Arif
|
1885
|
İşçi
|
6050
|
Sulüman
|
Hacı Emin Oğlu
|
Uzeir
|
1865
|
işçi
|
GÜNCELLEME
4 yıllık emeğimin sonucu olan kitabımı 2018 yılında yayınladım. Vefa örneği olmasını istediğim için ; doğduğu toprakları bir daha göremeyen buğulu,elâ gözlü tüm mübadillere ithâf ettim.
Umarım birçok mübadile faydası olur. Kitapta Kozana'ya bağlı 61 köyde yaşayan 5140 Türk-Müslüman-Erkek nüfusa ait bilgiler bulunmaktadır. O köylerden biri de Rahmanlı.......Kitabı almak isterseniz eğer sertaccihan@hotmail.com adresinden veya 05386748294 nolu whatsapp hattından bana ulaşmanız yeterlidir.
Memleketten-Vatana Sessizlerin Hikâyesi
1915 Yunanistan Kozana seçmen kayıtlarında Türk ve müslüman nüfusa ait bilgiler ve mübadele
adlı kitabımın arka kapak yazısıdır.
"Kimlik arayışına girdiğimde karşıma çıkan mübadele ve mübadillik idi. Konuyu araştırmaya başladıkça "mübadele bağlamında" tarihin sunulma ve anlaşılma biçimindeki yanlışlığı görmeye başladım. Çoğu mübadil torunu atalarının isimlerini bilmedikleri gibi, nereden geldiklerini, niçin geldiklerini de bilmiyorlar. Bu durum çocuklarımıza kültür aktarımı yapamadığımızın çok net bir kanıtı olarak karşımızda duruyor.
Bir toplumun mensubu olmak, o toplumun oluşma sürecinde ortaya çıkan kültürünü taşımak yükümlülüğünü de beraberinde getirir. Bireyler arasındaki zincir koptukça kültürsüz toplumlar ve kültürsüzleşme ortaya çıkmaktadır.
Bu kitapta kaybedilen Balkan savaşlarından sonra Yunanistan devleti sınırları içinde kaldığı için Yunan vatandaşı sayılan ve bu nedenle 1915 yılında yapılan Yunanistan genel seçimlerinde oy kullanan, Selanik Kozana eyaletine bağlı 61 köyde yaşayan 16 yaş üstü toplam 5140 Türk-erkek-müslüman nüfusa ait bilgiler ve lâkapları bulunmaktadır. Birçok Türk ailenin soyadlarının kaynağı bu lâkaplardır.
24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması kapsamında 30 Ocak 1923 tarihinde imzalanan "Yunan ve Türk Halklarının Mübadelesine ilişkin sözleşme ve protokol" gereği Rumeli'den Anadolu'ya gelen Türkiye'nin Yunanistan doğumlu yeni vatandaşları ülkelerinin ekonomik,siyasi ve kültürel biçimlendirilmesinde kilit taşı oldular"
Merhaba,
YanıtlaSilHarika bir hikaye çok etkilendim emeğinize sağlık bende bir göçmen kızı bizimkiler eski yugoslavya manastır göçmenleri büyüklerimden kolera illetini duymuştum selamlar,sevgiler.
Çok teşekkürler Cemile o daönemlerde Balkanlarda kolera ciddi anlamda bir kıyıma yol açmış maalesef....sevgilerimle
SilNe kadar kötü yaa:( ne kadar acıklı:( bir evden üçer, dörder cenaze çıkması:( hele hele tam düğüne günler kala...oysa şimdi olsa bile antibiyotiklerle tedavisi olan bir hastalık. :(
YanıtlaSilSevgilerimle...
Bir hastalık kırmış geçirmiş bütün Balkanları maalesef...Öptüm seni Müjde'm
Silo ağıt,yangın yerine dönememiş yürekten çıkar mıydı zaten o ağıt
YanıtlaSilah ki ne ah
Senin blog beni alıyor Sertaç, rüzgar yemiş çapana gibi....
Sevgiler
Canımsın Kadriye.....Haklısın yürek yakan mısralar
Sil